31 Mart mahallî seçimlerinin akabinde AK Parti’nin 8. Olağan Kongresi’ne geri sayım sürerken, siyaset sahnesinde kıymetli değişikliklerin sinyalleri veriliyor. Kongrede parti idaresinde ve kabinede değerli değişiklikler yapılması beklenirken, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) cephesinde ise gözler 23 Mart’ta yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı aday belirleme sürecine çevrildi. Mevcut gelişmeleri ve Türkiye siyasetine tesirlerini, siyaset bilimci Prof. Dr. Ersin Kalaycıoğlu Cumhuriyet TV ekranlarında kıymetlendirdi.
AKP’DE KAN KAYBI SÜRECi
31 Mart yerel seçimlerinde önemli oy kaybı yaşayan AK Parti’nin, seçim sonrası süreci nasıl yöneteceği merak konusu. Prof. Dr. Kalaycıoğlu’na göre, AK Parti’nin oy kaybı yeni değil. 7 Haziran 2015 seçimlerinde meclis çoğunluğunu kaybeden parti, Kasım 2015’te tekrar yapılan seçimlerde Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) ile ittifak yaparak toparlanma sürecine girmişti. Lakin, bu ittifakın getirdiği avantajlar vakit içinde zayıfladı ve 2018 seçimlerinden itibaren oy kaybı ivme kazandı.
AK Parti’nin seçimden seçime %6-7 oranında oy kaybettiğini belirten Kalaycıoğlu, son mahallî seçimlerin de bu trendin devam ettiğini gösterdiğini vurguladı. Seçim sonuçlarına nazaran Cumhuriyet Halk Partisi’nin oy oranı, Cumhur İttifakı ile neredeyse eşit düzeye gelmiş durumda. Bu durum, AK Parti içinde önemli bir kıymetlendirme sürecini beraberinde getiriyor.
EKONOMi SEÇMEN TERCiHLERİNİ NASIL ETKİLİYOR?
Prof. Dr. Kalaycıoğlu, AK Parti’nin oy kaybının en büyük nedenlerinden birinin iktisat olduğunu tabir etti. 2002 seçimlerinden sonra yoksulluğu azaltma ve ekonomik refahı artırma vaatleriyle gelen AK Parti’nin, bilhassa 2013-2014 yıllarından sonra ekonomik büyümede duraksama yaşadığına dikkat çekti. 2014’ten bu yana Türkiye iktisadının yedi periyot üst üste küçüldüğünü belirten Kalaycıoğlu, 2023 seçimlerinde de ekonomik problemlerin halkın öncelikli gündemi olmaya devam ettiğini söyledi.
Özellikle son yıllarda artan hayat pahalılığı, gelir adaletsizliği ve işsizlik, AK Parti’ye yönelik seçmen dayanağında büyük bir erimeye neden oldu. TÜSİAD dahil birçok ekonomik kuruluşun mevcut ekonomik siyasetler nedeniyle duyduğu memnuniyetsizliği lisana getirdiğini belirten Kalaycıoğlu, yoksullukla uğraşta önemli bir başarısızlık yaşandığını tabir etti. “Askıda ekmek, pazar sonrası besin toplama imgeleri, geniş halk kesitlerinin ekonomik darboğazda olduğunu net bir halde gösteriyor” diyen Kalaycıoğlu, ekonomik tablonun düzeltilmemesi halinde AK Parti’nin oy kaybının devam edeceğini öngörüyor.
KÜLTÜREL AYRIŞMA VE MUHALEFETE BASKI
AK Parti’nin ekonomik zorlukları gölgede bırakmak için kültürel ve ideolojik ayrımları derinleştirdiğini belirten Kalaycıoğlu, “Böl ve yönet taktiği izlenerek muhalefet partileri hain, terörist yahut dış güçlerin maşası olarak lanse ediliyor” dedi. Bilhassa CHP’ye yönelik “terörle iş birliği yapıyor” telaffuzlarının bu stratejinin bir modülü olduğunu tabir etti.
Muhalefetin baskılandığı ve medya özgürlüğünün kısıtlandığı bir ortamda demokratik kontrolün zayıfladığına dikkat çeken Kalaycıoğlu, “Muhalefetin susturulması, yalnızca siyasi aktörleri değil, seçmeni de olumsuz etkiliyor. Halkın talep ve şikâyetleri dikkate alınmazsa, yanlış kararların önüne geçilmesi mümkün olmaz” diye ekledi.
KONGREDE NELER BEKLENİYOR?
AK Parti’nin kongreye giderken kabine ve parti idaresinde değişiklikler yapacağı konuşuluyor. Prof. Dr. Kalaycıoğlu, özellikle iktisat idaresinde değişiklik olup olmayacağının kritik olduğunu belirtti. Mevcut ekonomik programı yürüten Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in politikalarının AK Parti içinde farklı reaksiyonlarla karşılandığını söz eden Kalaycıoğlu, seçim sürecine girilirken iktisat idaresinde popülist adımlar atılıp atılmayacağının belirleyici olacağını vurguladı.
Öte yandan, kongrede bayan ve gençlik kollarının daha etkin hale getirilmesi, teşkilat yapısının güçlendirilmesi ve vilayet başkanlıklarında değişiklikler yapılması bekleniyor. Bu atılımların, AK Parti’nin kaybettiği tabanı geri kazanma stratejisinin bir parçası olduğu düşünülüyor.
AK PARTİ İÇİN SIKINTI BİR SÜREÇ BAŞLIYOR
Son seçim sonuçları ve ekonomik göstergeler, AK Parti’nin önemli bir kriz sürecinde olduğunu gösteriyor. Kongrede yapılacak değişikliklerin partinin oy kaybını durdurup durduramayacağı meçhul. Prof. Dr. Kalaycıoğlu’na göre, ekonomik problemler, seçmen tercihlerinde belirleyici olmaya devam edecek ve AK Parti’nin 2028 seçimlerine giderken izleyeceği siyasetler, Türkiye siyasetinin geleceğini şekillendirecek.
