İstanbul Arnavutköy’de yaşayan 46 yaşındaki İtimat Karalar, teze nazaran 29 Ekim günü aldığı balıkları konutunun bahçesinde mangalda pişirerek ailesiyle keyifli bir akşam yaşamak istedi fakat mangalın yakında bulunan tiner dolu kutuya yanlışsız devrilmesiyle faciayı yaşadı.
Bir anda bomba üzere patlayan tiner nedeniyle acıyla sıçrayan Karalar alev içinde kaldı. Patlamanın şiddetiyle etraftaki yurttaşlar ve ailesi çabucak alana koşarak Karalar’a müdahale etti.
112 gruplarına haber verilirken alev alan bahçe de yurttaşlar tarafından söndürüldü. Alana gelen sıhhat grupları Karalar’ı Avrupa’nın en büyük yanık merkezlerinden biri olan ve bugüne kadar bir çok hastanın tedavisinin gerçekleştirildiği Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Yanık Tedavi Merkezi’ne götürdü.
VÜCUDUNUN YÜZDE 80’İ YANDI
Hemen ağır bakıma alınan Karalar’ın bedeninin yaklaşık yüzde 80’inin yandığı anlaşıldı. Yanık Tedavi Merkezi Sorumlusu, Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Turan ve grubunun titiz çalışmalarıyla ağır bakımdaki 1,5 ayın akabinde servise çıkarılan Karalar’ın tedavisi 2,5, aydır devam ediyor. Karalar, yaşadığı şiddetli süreci hasta yatağında anlatırken Prof. Dr. Mustafa Turan, hastasının tedavisi ve yanık durumlarında yapılması ve yapılmaması gerekenler bahislerinde bilgiler verdi.
PATLAMANIN ŞİDDETİ KAMERAYA YANSIDI
Patlama anı ise etraftaki bir güvenlik kamerasına yansıdı. İmgelerde bir çocuğun alanda top oynarken şiddetli patlamayla kaçması ve sonrasında bölgedeki yurttaşların paniği ve alana koştuğu anlar görülüyor.
“TOPARLAYACAĞIMI DÜŞÜNMEDİM, ÇOK SIKINTI BİR SÜREÇ”
Patlama anı ve yaşadığı kuvvetli tedavi sürecini anlatan 46 yaşındaki İnanç Karalar, “İzinli günümdü Karaburun’a gittim, taze balık gördük. Canımız çekti, aldık, geldik, bahçede mangal yakacaktık. Ateşi tutuşturduk, mangalın ayağı boşa çıkınca devrildi, aşağıda tiner vardı, değince patlama oldu. Tinerden çıkan alev direkt üstüme geldi, tutuşturdu. Çok korktum, o anki panikle söndürmek için kendimi toprağa attım, şortumu çıkarttım, kemerimi açana kadar çok geç kaldım. Kemeri açıp pantolonu çıkarsaydım tahminen bu kadar olmazdı. Toparlayacağımı birinci vakit düşünmedim lakin Mustafa hocamız sağ olsun. Yakıcı unsurdan çoluğu çocuğu mümkün olduğunca uzak tutmalı, ailecek perişan olduk. 1,5 ay ağır bakımda yattım, O ateşi odunla tutuştursan 10 dakika süreni alır lakin öbür türlü ayların hayatın gidiyor. Çok güç geceleri yeri geldi kabus gördüm yeri geldi uyuyamadım. Mümkün olduğunca tinerden olsun patlayıcı husustan olsun herkesin uzak olmasını tavsiye ediyorum zira çok güç bir süreç oluyor, 1,5 aydan fazla ağır bakımda yattım yani insanın ne gecesi ne gündüzü oluyor. 5 dakikalık bir yanılgı insanın tahminen de hayatına mal oluyor” biçiminde konuştu.
“ŞUAN 7-8 TANE EMSAL HASTA VAR, HOŞ GÜNÜNÜZ MAKUS GÜN OLMASIN”
Hastasının son durumu hakkında bilgiler veren Prof. Dr. Mustafa Turan, yurttaşlara da değerli ikazlarda bulundu.
Son vakitlerde yapılan müracaatlara ait konuşan Prof. Dr. Turan, yanık durumunda birinci yapılması gerekenleri sıralayarak kelamlarına şöyle devam etti:
“Hastamız, 2,5 ay kadar evvel bahçelerinde mangal yapıyor. Mangal devrilme kademesine geliyor, yakınlarda tiner tenekesi var, o da ısınmış muhtemelen ki bir anda alev almaya başlıyor, bomba üzere patlıyor. Hastamız yüzde 80’e yakın ağır yanıklarla bize getirildi. Birinci bir hafta şok dediğimiz ağır bir periyot yaşadı, o periyottaki hayati tehlike en kritik dönemlerimizden bir tanesi. Atlattıktan sonra yaklaşık 10 civarı büyük ameliyat geçirdi, tedavilere cevap almaya başladıktan sonra da olağan servis tarafına aldık. 1,5 ay kadar ağır bakımda kaldı, şu an son 15 günde serviste rehabilitasyon dediğimiz o evredeyiz, öbür küçük yaralarımız var. Kimyasal soba tutuşturucuları, yanıcıları son yıllarda çıkmaya başladı, mangal jelleri bile patlayabiliyor. Onların alevi de maalesef beyaz gözüküyor, halkımız yandığını hissetmiyor. Üzerine tekrar koyuyor.
“TİNER KÜMESİNİ MUHAKKAK KULLANMAYIN”
Tiner kümesini katiyetle kullanmamak lazım, akaryakıt, mazot bunlar çok yanıcı eserler. Şu an kliniğimizde 7-8 tane misal hasta var, 3-4 tanesi çok ağır durumdalar ve bunlar genç çocuklar. Bu eserler, çok uçucu bir anda yanıcı olabiliyor ve ölümcül süreçlere sokabiliyor, çok dikkat etmek lazım. Kurtulmaları için grup olarak çok ağır uğraşılıyor, ardından de yanık kontraktürü dediğimiz bireylerin cildinde lezyonlar oluşuyor. Yanıcı eserlerle uğraşırken lavabo açıcılar, sıcak su torbaları bunlara lütfen azami dikkat öneriyoruz yoksa çok makûs olaylarla karşılaşabiliyoruz. Daima dedikleri şey; elbiseleri üzerlerine yapışıyor, onlardan çok süratli bir formda kurtulmaları gerekiyor, birtakım arkadaşlar ortamda su bulmuşlar, çabucak kendilerini suya bırakmışlar. Çeşme suyu öneriyoruz, o bölgenin gücünün alınması ve pak, ıslak elbiselerle o bölgelerin korunarak 112 ile irtibata geçilebilir yahut bir sıhhat kuruluşuna başvurmalarını öneriyoruz. Yanık durumunda en çok gördüğümüz yanılgılar; yanık bölgesinin yanlış eserlerle, diş macunu, yoğurt, başka birtakım bilmediğimiz eserlerle yumurta koyabiliyorlar bunlarla korunmaya çalışılması. Enfekte, kirli bir halde geliyor yaralar ve bunlarda hastalarda o evrelerde enfeksiyona, ağır komplikasyonlara yol açabiliyor. Hoş gününüz makus gün olmasın, bir mangal faciaya dönüşmesin.”